Sosyal Ağlara Sıkışıp Kalmak

2-3 gündür konuşmalar hep bu kısır döngüde!..

“Yerli ve milli” tanımlaması öylesine bayağılaştırılmıştı ki BİP olayıyla hepten mide bulandırıcı hale sokuldu…

Bir ürünün yerli olması “milli” olması anlamına gelmiyor ve bunu “İslamcı” cenah hep ıskalıyor, daha vahimi alternatif ortaya koymak yerine “milli” olmayan ürünler konusunda hiç de sağlıklı olmayan önermelerde bulunuyor…

Dijital medya konusunda, okuyucuyu okur olarak değil de müşteri olarak gördüğü için alternatif bir haber alanı oluşturamayan, içerikleri para kazanmaya yönelik geliştiren “yerli ve milli” bir dijital medya yapımız var ne yazık ki…

Dijital ağlar (“sosyal medya” doğru bir tanımlama değil) konusunda ise ahkam kesen, ama alternatif ürün ortaya koyamayan kurum, kuruluş ve fenomenlerimiz var, kendi değerlerimizi hiçsellestiren; itirazlara da “kötünün iyisi”diyerek bahaneler üreten kurum kuruluş ve fenomenler!..

Dijital ağları şahsi PR alanı olarak çok iyi kullananların şu son süreçte çuvalladıkları aşikar… Yazılım konusunda iyi olan beyinleri ülkede tutacak, bu alana yatırım yapacak hakikaten “milli” duruşlar lazım…

Son yüz elli yıldır edilgen bir toplum olarak varlığımızı sürdürüyorduk, son 10 yıldır da küresel köle tüccarlarının ellerinde pazar malı olduk adeta… Ve ne yazık ki “bizden” olan ya da görünenler ise ne yazık ki bu tüccarların sadece mümessiliğini yapıyorlar…

Dijital ağlar ve daha başka birçok konuda girişte belittiğim kısır döngüden bizi kurtaracak olan yegane çıkış, İHA ve SİHA’larda olduğu gibi özgün yazılımlar geliştirmektir, bunu yapacak olan da değerlerimizden taviz vermeyecek olan milli yatırımcılar yani zenginlerimizdir…

Ezcümle, çöküyoruz, kurtulmak için ister yerli olsun ister yabancı mecralara bakmak, yönelmek, yönlendirmek boşluktur… Yoksa RTÜK’ü devreye sokmak zorunda kalacağız… :)))